Blog

Kablo Koruma Ve Taşıma Kim Tarafından Yapılır?

Kablo koruma ve taşıma işlemleri, elektrik ve elektronik sistemlerin güvenliği, sürekliliği ve uzun ömürlü olması için kritik öneme sahiptir. Bu sürecin kim tarafından yapıldığı sorusu, yalnızca bir teknik uygulamanın ötesinde geniş bir iş bölümünü ve profesyonel bir iş birliğini işaret eder. Çünkü bir projede kabloların korunması ve taşınması; mühendislerin tasarımından, üreticilerin malzeme sağlamasına, teknisyenlerin montajından, denetçilerin kontrolüne kadar birçok aşamadan geçer. Modern tesisatlar, hem enerji hem de veri kablolarının düzenli, güvenli ve erişilebilir biçimde korunmasını gerektirir. Bu nedenle süreç tek bir meslek grubunun değil, farklı uzmanlık alanlarının ortak çalışmasının ürünüdür.

İlk aşama mühendisler tarafından planlanır. Elektrik veya elektronik mühendisleri, projedeki kabloların taşıması gereken akım değerlerini, geçeceği güzergâhları, maruz kalacağı çevresel koşulları değerlendirir. Örneğin, fabrika ortamında kullanılacak kabloların kimyasal maddelere, neme veya yüksek sıcaklığa dayanıklı olması gerekir. Bu mühendisler, kablo kanalı, spiral boru, hareketli kanal ya da emt boru gibi hangi koruma sistemlerinin tercih edilmesi gerektiğini belirler. Kablo koruma ve taşıma çözümleri yalnızca elektrik güvenliğini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda tesisatın estetik ve ergonomik görünümünü de destekler.

İkinci aşama tedarik zincirini ilgilendirir. Üretici firmalar, farklı kullanım alanlarına göre kablo koruma ürünleri tasarlar ve piyasaya sunar. Örneğin, açık alanda kullanılacak kablo taşıma sistemleri UV ışınlarına dayanıklı malzemelerden üretilirken, yangın riskinin yüksek olduğu ortamlarda alev yürütmez özellikte ürünler tercih edilir. Spiral borular, esnek yapıları sayesinde hareketli makinelerde kabloların kırılmadan korunmasını sağlarken, emt borular sert yapıları ile özellikle tavan veya duvar içi tesisatlarda mekanik darbelere karşı güvenlik sunar. Bu ürünlerin çeşitliliği, kablo koruma ve taşıma işinin ne kadar geniş bir uzmanlık alanı gerektirdiğini gösterir.

Uygulama aşaması ise elektrik teknisyenleri ve montaj ekipleri tarafından yürütülür. Şantiye ortamında, kabloların güvenli bir şekilde yerleştirilmesi, montaj hatalarının önlenmesi ve kabloların gerektiğinde kolayca erişilebilir olması için deneyimli uygulayıcılara ihtiyaç vardır. Montaj sırasında yapılan küçük bir hata, ilerleyen dönemde ciddi arızalara ya da yangınlara sebep olabilir. Bu yüzden kablo montajı yalnızca ehliyetli ve eğitimli personel tarafından yapılmalıdır. Ayrıca montaj ekipleri, proje mühendislerinin belirlediği standartlara ve yönetmeliklere uygun hareket etmek zorundadır.

Kablo koruma ve taşıma süreci yalnızca mühendis, üretici ve montaj ekiplerinden ibaret değildir. Denetleyici kurumlar da bu zincirin önemli bir halkasıdır. Türkiye’de TSE standartları, Avrupa’da EN normları veya uluslararası ölçekte IEC standartları; kablo koruma sistemlerinin hangi şartlarda kullanılması gerektiğini tanımlar. Denetçiler, bir fabrikanın ya da binanın tesisatında kullanılan kablo taşıma ürünlerinin bu standartlara uygun olup olmadığını kontrol eder. Bu kontroller, hem can güvenliği hem de işletmelerin hukuki yükümlülükleri açısından hayati önem taşır.

Kablo koruma ve taşıma işini kimlerin yaptığı sorusu aynı zamanda sektörlere göre farklılık gösterir. Örneğin otomotiv sanayinde kullanılan hareketli kanal sistemleri, makine dairelerindeki sürekli titreşim ve hareketin yarattığı zor koşullara dayanıklı olmalıdır. Burada görev alan mühendisler ve teknisyenler, üretim hattının aksamaması için yüksek esnekliğe sahip ürünleri tercih eder. İnşaat sektöründe ise daha çok kablo tavaları ve emt borular ön plana çıkar. Çünkü büyük yapılarda kabloların düzenli ve kolay erişilebilir şekilde korunması, bakım ve onarım süreçlerini hızlandırır. Enerji sektöründe ise özellikle yeraltı kablo hatlarının korunması için farklı boru sistemleri kullanılır ve bu işler genellikle özel saha ekipleri tarafından gerçekleştirilir.

Bu noktada iş güvenliği boyutu da devreye girer. Kablo koruma ve taşıma işini yapan teknisyenler, montaj sırasında kişisel koruyucu ekipman kullanmak zorundadır. Ayrıca yapılan işin kalitesi, yalnızca doğru ürün seçiminden değil, aynı zamanda uygulama disiplininden de geçer. Bir spiral borunun yanlış şekilde monte edilmesi, kablonun bükülmesine ve zamanla kopmasına sebep olabilir. Aynı şekilde bir kablo tavasının hatalı yükseklikte sabitlenmesi, bakım sırasında erişim zorluklarına yol açar. Bu yüzden kablo koruma ve taşıma işini yapan kişiler, yalnızca teknik bilgiye değil, aynı zamanda iş güvenliği bilincine de sahip olmalıdır.

Kablo koruma sistemlerinin gelişimi, bu işin kimler tarafından yapılacağı sorusuna farklı bir perspektif de kazandırır. Günümüzde otomasyon sistemleri ve akıllı bina teknolojileri, kablo yönetiminin daha karmaşık hale gelmesine yol açmıştır. Artık yalnızca enerji kabloları değil, aynı zamanda data ve haberleşme kabloları da korunmak zorundadır. Bu durum, bilgi teknolojileri uzmanlarını da sürece dahil etmektedir. Çünkü fiber optik kabloların taşınması ve korunması, klasik elektrik kablolarından çok daha hassas yöntemler gerektirir. IT uzmanları, mühendisler ve teknisyenlerle birlikte çalışarak kablo koruma ve taşıma sürecine katkı sağlar.

Sonuç olarak, kablo koruma ve taşıma işleri tek bir kişinin ya da meslek grubunun sorumluluğunda değildir. Bu süreç bir zincirin halkaları gibidir ve her halkanın görevini doğru şekilde yerine getirmesi gerekir. Mühendisler planlar, üreticiler malzeme sağlar, teknisyenler uygular, denetçiler kontrol eder ve tüm bu süreç uyum içinde yürütüldüğünde güvenli, düzenli ve uzun ömürlü tesisatlar ortaya çıkar. Kablo koruma ve taşıma, yalnızca teknik bir zorunluluk değil, aynı zamanda güvenlik, estetik ve sürdürülebilirlik açısından da kritik bir adımdır.

 

9/19/2025